Hz. İshak (A.S)
Daha önce anlatıldığı gibi, peygamberliğin Hz. İbrahim evladına tahsis edildiği Kur’an-ı Kerim’de şöyle bildirilmiştir;
Daha önce anlatıldığı gibi, peygamberliğin Hz. İbrahim evladına tahsis edildiği Kur’an-ı Kerim’de şöyle bildirilmiştir;
29/ANKEBÛT-27:
Ve vehebnâ lehû ishâka ve ya’kûbe ve cealnâ fî zurriyyetihin nubuvvete vel
kitâbe, ve âteynâhu ecrehu fîd dunyâ, ve innehu fîl âhıreti le mines
sâlihîn(sâlihîne).
Ve Biz O'na İshak'ı, Yâkub'u vehbî olarak verdik. O'nun zürriyetine
peygamberlik ve kitap verdik. Dünyada O'nun ücretini verdik. O, ahirette
şüphesiz salihlerden olacaktır.
Hz. İshak ile ilgili
diğer bazı âyetlere bakacak olursak;
2/BAKARA-136:
Kûlû âmennâ billâhi ve mâ unzile ileynâ ve mâ unzile ilâ ibrâhîme ve ismâîle ve
ishâka ve ya’kûbe vel esbâtı ve mâ ûtiye mûsâ ve îsâ ve mâ ûtiyen nebiyyûne min
rabbihim, lâ nuferriku beyne ehadin minhum ve nahnu lehu muslimûn(muslimûne).
Deyin ki: “Biz Allah'a, bize indirilenlere, İbrâhîm (as.)'a, İsmail
(as.)'a, İshak (as.)'a, Yâkub (as.) ve torunlarına indirilenlere, Musa (as.) ve
İsa (as.)'ya verilenlere ve (diğer) nebîlere, Rab'leri tarafından verilenlere
(sahife, kitap ve vahiylere) îmân ettik. Onların arasından hiçbirini ayırmayız
(fark gözetmeyiz). Ve biz, O'na teslim olanlarız.”
3/ÂLİ İMRÂN-84:
Kul âmennâ billâhi ve mâ unzile aleynâ ve mâ unzile alâ ibrâhîme ve ismâîle ve
ishâka ve ya’kûbe vel esbâtı ve mâ ûtiye mûsâ ve îsâ ven nebiyyûne min
rabbihim, lâ nuferriku beyne ehadin minhum, ve nahnu lehu muslimûn(muslimûne).
“Allah'a ve bize indirilene ve İbrâhîm (A.S)'a, İsmâil (A.S)'a, İshâk
(A.S)'a, Yâkub (A.S)'a ve Yâkub oğulları'na indirilenlere, Hz. Mûsâ'ya ve Hz.
Îsâ'ya ve nebilere Rab'leri tarafından verilenlere îmân ettik. Onların
arasından birini (diğerlerinden) ayırdetmeyiz. Ve biz O'na (Allah'a) teslim
olanlarız.” de.
6/EN'ÂM-84: Ve
vehebnâ lehû ishâka ve ya’kûb(ya’kûbe), kullen hedeynâ ve nûhâ(nûhan) hedeynâ
min kablu ve min zurriyyetihî dâvude ve suleymâne ve eyyûbe ve yûsufe ve mûsâ
ve hârûn(hârûne) ve kezâlike neczîl muhsinîn(muhsinîne).
Ve ona İshak (A.S) ve Yâkub (A.S)'ı bağışladık. Hepsini hidayete
erdirdik. Ve daha önce Nuh (A.S)'ı hidayete erdirdik ve onun zürriyetinden
Davud (A.S), Süleyman (A.S) , Eyyub (A.S), Yusuf (A.S), Musa(A.S) ve Harun
(A.S)'ı da hidayete erdirdik. Ve işte böylece, muhsinleri mükâfatlandırırız.
12/YÛSUF-6: Ve
kezâlike yectebîke rabbuke ve yu allimuke min te’vîlil ehâdîsi, ve yutimmu
ni’metehu aleyke ve alâ âli ya’kûbe kemâ etemmehâ alâ ebeveyke min kablu
ibrâhîme ve ishâk(ishâke), inne rabbeke alîmun hakîm(hakîmun).”
Ve
işte böylece, Rabbin seni seçecek ve sözlerin (olayların) tevîlini (yorumunu)
sana öğretecek. Sana ve Yakûb (A.S)'ın ailesine de, (tıpkı) daha önce ataların
İbrâhîm (A.S) ve İshak (A.S)'a (ni'metini) tamamladığı gibi, ni'metini
tamamlayacak. Muhakkak ki senin Rabbin, Alîm (en iyi bilen)dir, Hakîm (hüküm
veren hikmet sahibi)dir.
12/YÛSUF-38:
Vetteba’tu millete âbâî ibrâhîme ve ishâka ve ya’kûb(ya’kûbe), mâ kâne lenâ en
nuşrike billâhi min şey(şey’in), zâlike min fadlillâhi aleynâ ve alen nâsi ve
lâkinne ekseren nâsi lâ yeşkurûn(yeşkurûne).
Ve
ben, atalarım İbrâhîm (A.S), İshak (A.S) ve Yâkub (A.S)'ın dînine tâbî oldum.
Bizim, Allah'a bir şey ile şirk koşmamız olamaz. İşte bu, Allah'ın bize ve
insanlara fazlındandır. Fakat insanların çoğu, şükretmezler.
21/ENBİYÂ-72: Ve
vehebnâ lehu ishâk(ishâka), ve ya’kûbe nâfileh(nâfileten), ve kullen cealnâ
sâlihîn(sâlihîne).
Ve
ona, İshak (A.S)'ı ve nafileten (ilâveten) Yâkub (A.S)'ı vehbî (armağan) olarak
verdik. Ve hepsini salihler kıldık.
38/SÂD-45:
Vezkur ıbâdenâ ibrâhîme ve ishâka ve ya’kûbe ûlîl eydî vel ebsâr(ebsâri).
Ve
güç ve basiret sahibi olan kullarımız İbrâhîm (A.S)'ı, İshak (A.S)'ı ve Yâkub
(A.S)'ı zikret.
Anlaşıldığı gibi Hz. İshak ile ilgili âyetler,
sadece onun doğum müjdesi, vasıfları, neslinden peygamberler geleceği
hakkındadır. Onun yetişmesi, peygamberlik hayatı ve görevini yürütmesi
konularında bilgi bulunmamaktadır. Tevrat’ta
anlatılanlar ise özetle şöyledir; vefatının yaklaşacağını hisseden Hz. İbrahim,
kendisine son derece sadık olan hizmetçisine, oğlu İshak (A.S) için
akrabalarından uygun bir kız bulmak üzere Mezopotamya’ya gitmesini emreder. Bu
maksatla Haran’a giden hizmetçi, Hz. İbrahim’in kardeşi Nahor’un torunu
Rebaka’yı görüp beğenir ve Hz. İbrahim’in vasiyetini aktararak onu Hz. İshak’a
ister. Teklif kabul edilir ve Rebaka Filistin’e gelerek, Hz. İshak ile evlenir.
Hz. İshak bu sırada 40 yaşındadır. 20 sene çocukları olmaz, sonra ikiz oğulları
olur. Önce doğana Ays ve diğerine de Yakup adı verilir. Ays büyüyünce amcası
Hz. İsmail’in kızı ile evlenir ve onun soyu Rumları oluşturur. Hz. Yakup’dan bir sonraki bölümde bahsedeceğiz
inşallah.
Hz. İshak, rivayetlere
göre, babasının vefatından sonra peygamberlik görevini Filistin ve Suriye yöresinde
yapar ve 180 yaşında vefat eder ve Halilurrahman şehrinde babasının yanına
defnedilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.