Hz. İsa ve Havarileri İslâm’ı Yaşadılar mı? 2 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hz. İsa ve Havarileri İslâm’ı Yaşadılar mı? 2 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Ekim 2017 Cumartesi

Hz. İsa ve Havarileri İslâm’ı Yaşadılar mı? 2

Hz. İsa ve Havarileri İslâm’ı Yaşadılar mı? 2

Hz. İsa, bu havarileri çeşitli şehirlere göndermiş, Tevhid dînini yaymaya onları memur etmişti. Rivayete göre, bunlardan Yahuda veya Buda Şem'un, sonradan yahudilerden rüşvet alarak, Hz. İsa'yı onlara teslim etmek istemişti. Ama diğer havariler Hz. İsa’nın onlara verdiği görevi yerine getirmek üzere hanif dînini yaymak için çaba harcamışlardır. Saff 14’de Allahû Tealâ, Hz. İsa’nın yardımcılarından bahsederek, Allah’ın yardımcıları olmak gerektiği, iman edenlerin üstün geldiğini ifade etmektedir;

61/SAFF-14: Yâ eyyuhellezîne âmenû kûnû ensârallâhi kemâ kâle îsebnu meryeme lil havâriyyîne men ensârî ilâllâh(ilâllâhi), kâlel havâriyyûne nahnu ensârullâhi fe âmenet tâifetun min benî isrâîle ve keferet tâifeh(tâifetun), fe eyyednellezîne âmenû alâ aduvvihim fe asbehû zâhirîn(zâhirîne).
Ey âmenû olanlar! Allah’ın yardımcıları olun! Meryemoğlu İsa (A.S)’ın havarilere: “Kim Allah’a (ulaşmak için) benim yardımcılarım olur?” dediği zaman, havarilerin: “Biz Allah’ın yardımcılarıyız.” dediği gibi. Bunun üzerine İsrailoğulları’ndan bir grup îmân etti, bir grup inkâr etti. O zaman îmân edenleri düşmanlarına karşı destekledik. Böylece onlar üstün geldiler.

Öyleyse sadece tek bir Allah'a teslim olma dîni vardır. Arapça ismi İslâm'dır. İkinci dîn hiç olmamıştır. 28 basamakta tamamlanan vetire, bütün peygamberlerde ve onlara tâbî olanlarda gerçekleşmiş, hepsi Allah'a teslim olmuşlardır.

Başlangıçta Hz. İsa (A.S.)’ın tebliğini kabul ederek Allah’a ulaşmayı dilemişler:

3/AL-İ İMRAN-50: Ve musaddikan limâ beyne yedeyye minet tevrâti ve li uhılle lekum ba'dallezî hurrime aleykum ve ci'tukum bi âyetin min rabbikum fettekûllâhe ve etîûn(etîûni).
Önümdeki (benden evvel gelen) Tevrat'tan (âyetleri) tasdik edici olarak ve üzerinize (size) haram kılınan bazı şeyleri helâl (kılmak) için (gönderildim), ve Rabbinizden size bir mucize getirdim. Artık Allah'a (karşı) takva sahibi olun ve bana itaat edin.

Daha sonra havariler Hs. İsa (A.S.)’a tâbî oldular ve teslimlerini gerçekleştirdiler. Allahû Tealâ Âli İmrân-53’te buyuruyor ki;



3/ÂLİ İMRÂN-53: Rabbenâ âmennâ bi mâ enzelte vetteba’nâr resûle fektubnâ meaş şâhidîn(şâhidîne).
Rabbimiz, Senin indirdiğin şeye inandık ve Resûl'e tâbî olduk, artık bizi şahitlerle beraber yaz.

Yine Âli İmrân 52’de havariler Hz. İsa’ya “Allah’a (götüren yolda) yardımcılar biziz. Allah’a îmân ettik, şahit ol ki; biz, hiç şüphesiz (O’na, Allah’a ) teslim olanlarız.” buyurarak Allah’a teslim olduklarını söylemekteler.

3/ÂLİ İMRÂN-52: Fe lemmâ ehassa îsâ min humul kufre kâle men ensârî ilâllâh(ilâllâhi), kâlel havâriyyûne nahnu ensârullâh(ensârullâhi), âmennâ billâh(billâhi), veşhed bi ennâ muslimûn(muslimûne).
Fakat İsa, onlardan inkâr hissedince “Allah'a (giden yolda) benim yardımcılarım kimlerdir?” dedi. Havariler: “Biz Allah'ın yardımcılarıyız, Allah'a îman ettik (ruhumuzu ölmeden önce Allah'a ulaştırmayı diledik) ve bizim (Allah'a) teslim olduğumuza şahit ol.” dediler.

Hz. Musa zamanında Hz. Musa ve ona tâbî olanlar, Hz. İsa zamanında Hz. İsa ve ona tâbî olanların hepsi, Peygamber Efendimiz (S.A.V) zamanında Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve ona tâbî olanların (sahâbe) hepsi Allah'a teslim olmuşlar. Bütün sahâbenin Allah'a teslim-i küllîyle teslim olmuşlar. Hepsi ruhlarını da vechlerini de nefslerini de iradelerini de Allah'a teslim etmişler.

2/BAKARA-136: Kûlû âmennâ billâhi ve mâ unzile ileynâ ve mâ unzile ilâ ibrâhîme ve ismâîle ve ishâka ve ya’kûbe vel esbâtı ve mâ ûtiye mûsâ ve îsâ ve mâ ûtiyen nebiyyûne min rabbihim, lâ nuferriku beyne ehadin minhum ve nahnu lehu muslimûn(muslimûne).
Deyin ki: “Biz Allah'a, bize indirilenlere, İbrâhîm (as.)'a, İsmail (as.)'a, İshak (as.)'a, Yâkub (as.) ve torunlarına indirilenlere, Musa (as.) ve İsa (as.)'ya verilenlere ve (diğer) nebîlere, Rab'leri tarafından verilenlere (sahife, kitap ve vahiylere) îmân ettik. Onların arasından hiçbirini ayırmayız (fark gözetmeyiz). Ve biz, O'na teslim olanlarız.”

5/MÂİDE-111: Ve iz evhaytu ilel havâriyyîne en âminû bî ve bi resûlî, kâlû âmennâ veşhed bi ennenâ muslimûn(muslimûne).
Ve havarilere; "Bana ve Resûl'üme îmân edin." diye vahyettiğim zaman, onlar da "Îmân ettik ve bizim (Hakk'a) teslim olduğumuza şahid ol." demişlerdi.

Görüldüğü gibi bütün sahâbe ve bütün havariler Allah'ın Zat'ına şahit olmuşlar. Bu âyette, "bizi şahitlerle beraber yaz" demeleri teslimlerini tamamlamış olduklarını, hepsinin irşad mertebesine ulaştığını, Allah'ı gördüklerini, Hakk'ul yakîn'e ulaştıklarını ve Allah'ın Zat'ına şahit olduklarını ifade ediyor.