Üçüncü Yedi Basamak
3. ÜÇÜNCÜ YEDİ BASAMAK
NEFS TEZKİYESİ (AMİLÜSSALİHAT)
Vel asr: Asra yemin olsun ki.
İnnel insâne le fî husr: İnsanlar hüsrandadırlar.
İllellezîne âmenû: Ama âmenû olanlar hariç, onlar hüsranda değillerdir. Onların kazandıkları kaybettiklerinden mutlaka daha fazladır. (Allah günahları örttüğü ve arkasından günahları sevaba çevirdiği için.)
Ve amilûs sâlihâti: Amilüssalihat yapanlar hariç.
İnnel insâne le fî husr: İnsanlar hüsrandadırlar.
İllellezîne âmenû: Ama âmenû olanlar hariç, onlar hüsranda değillerdir. Onların kazandıkları kaybettiklerinden mutlaka daha fazladır. (Allah günahları örttüğü ve arkasından günahları sevaba çevirdiği için.)
Ve amilûs sâlihâti: Amilüssalihat yapanlar hariç.
Kim bu amilüssahilat yapanlar? Kişinin nefsinin kalbine Allah’ın nurl arının girmesini sağlayan müessese zikirdir ama kişinin kalbine nurların girmesine ehil olması kaydıyla. Ehliyetse Allah’a ulaşmayı dilemek şartına dayalıdır. Anlattığımız âyetlerden oluşan bir sistem kişiyi en güzele ulaştıracaktır. Nefs, fizik vücudun içerisinde bir tutsaktır, bir rehinedir. Ruh bir emanettir ve emanetin sahibi Allah’tır. Emaneti herkes Allah’a tevdi etmek mecburiyetindedir:
4/NİSÂ 58: İnnallâhe ye’murukum en tueddûl emânâti ilâ ehlihâ ve izâ hakemtum beynen nâsi en tahkumû bil adl(adli). İnnallâhe niımmâ yeızukum bihî. İnnallâhe kâne semîan basîrâ(basîran).
Muhakkak ki Allah, emanetleri sahibine teslim etmenizi ve insanlar arasında hakemlik yaptığınız zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Muhakkak ki Allah, onunla (bununla) size ne güzel öğüt veriyor. Ve muhakkak ki Allah, en iyi işiten ve en iyi görendir.
Muhakkak ki Allah, emanetleri sahibine teslim etmenizi ve insanlar arasında hakemlik yaptığınız zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Muhakkak ki Allah, onunla (bununla) size ne güzel öğüt veriyor. Ve muhakkak ki Allah, en iyi işiten ve en iyi görendir.
Âmenû olmak, bir başka ifadeyle Allah’a yönelmek 3. basamaktan 14. basamağa kadar devam eder. Amilüssalihata ulaşmakla noktalanır. Âmenû olanlar, 14. basamağa kadar yönelmeyi de ihtiva eden bir âmenû olmak standardı sergilerler. Nefs tezkiyesi 14. basamakta başlar ve kişi amilüssalihat (nefsi ıslâh edici ameller) yapar. Ve kişi %7 fazl birikiminden sonra daha çok zikretmeye başlar. 15.000 zikre kadar sadece birinci gök katı söz konusudur. Sonra ikişer bin ikişer bin, ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci, altıncı, yedinci gök katlarına çıkar. Zikrin yeri vücutta değişir. Sırasıyla, evvelâ sol göğsün altında, sonra sağ göğsün altında, sol göğsün üstünde, sağ göğsün üstünde, köprücük kemiklerinin birleştiği yerde, iki kaşın arasında, saçlarla alnın birleştiği yerde çekilir. 33.000 zikir ve sonrası en üstnoktadır. 33.000 zikirle ruh Allah’a ulaşır.
3.1- ON BEŞİNCİ BASAMAK
NEFS-İ EMMARE
Zikir arttıkça fazl artar. Allah’ın Rahîm esması, tecelli ettiği kişinin nefs in kalbinde ilk %7 fazl oluştuğu zaman kişinin ruhunu birinci gök katına ulaştırır. Bir inci gök katının kapısını açan rehine(nefs), ruhun birinci gök katına ulaşmasına imkân verir. Ana dergâhtan saf halinde yükselen ruhların hepsi önce birinci kata giderler. Birinci gök katında sadece açıkta bir secde mahalli vardır. Birinci katta kalanlar orada kalırlar. Ruh, birinci gök katına ulaştığında nefs, Nefs-i Emmare’dedir.
12/YÛSUF 53: Ve mâ uberriu nefsî, innen nefse le emmâretun bis sûi illâ mâ rahime rabbî, inne rabbî gafûrun rahîm(rahîmun).
Ve ben, nefsimi ibra edemem (temize çıkaramam). Muhakkak ki nefs, mutlaka sui olanı (şerri, kötülüğü) emreder. Rabbimin Rahîm esmasıyla tecelli ettiği (nefsler) hariç. Muhakkak ki Rabbim, mağfiret edendir (günahları sevaba çevirendir). Rahîm’dir (rahmet nurunu gönderen ve merhamet edendir).
Ve ben, nefsimi ibra edemem (temize çıkaramam). Muhakkak ki nefs, mutlaka sui olanı (şerri, kötülüğü) emreder. Rabbimin Rahîm esmasıyla tecelli ettiği (nefsler) hariç. Muhakkak ki Rabbim, mağfiret edendir (günahları sevaba çevirendir). Rahîm’dir (rahmet nurunu gönderen ve merhamet edendir).
3.2- ON ALTINCI BASAMAK
NEFS-İ LEVVAME
Kişi ikinci bir %7 nur birikimini sağladığı zaman Nefs-i Levvame’dedir.
75/KIYÂME 2: Ve lâ uksimu bin nefsil levvâmeti.
Ve hayır, levvame (kınayan) nefse yemin ederim.
Ve hayır, levvame (kınayan) nefse yemin ederim.
Kişi nefsini kınamaya başlar. İstemediği suçları nefsi ona işletmekte ve kişi fena halde üzülmektedir. Bir taraftan suç işlemeye devam eder. İşte bu mevki ikinci gök katına kişiyi ulaştırır. 2. defa %7 fazl birikimi kişinin nefsinde tahakkuk etmiştir. Ruh ikinci gök katına ulaşmıştır. Burada suvarılma işlemi gerçekleşir.Yükseltilmiş şeffaf havuzlarda elbiselerle birlikte o suvarılan suvarılma suyunun içine girilir, elbiseler ıslanmaz ama kişiler suvarılır.
