28 Basamak XI etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
28 Basamak XI etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Temmuz 2016 Salı

28 Basamak XI

Dördüncü Yedi Basamak
4- DÖRDÜNCÜ YEDİ BASAMAK
VELÂYET MAKAMLARI
103/ASR 1: Vel asri.
Asra yemin olsun.
103/ASR 2: İnnel insâne le fî husr(husrin).
Muhakkak ki insan, gerçekten hüsrandadır.
103/ASR 3: İllâllezîne âmenû ve amilûs sâlihâti ve tevâsav bil hakkı ve tevâsav bis sabrı.
Ama âmenû olanlar (ilk 7 basamağı aşanlar), nefs tezkiyesi yapanlar (ikinci 7 basamağı aşanlar), Allah’a ruhu ulaşıp Hakk’ı tavsiye edenler (üçüncü 7 basamağı aşanlar) ve sabrı tavsiye edenler (dördüncü 7 basamağı aşanlar) hariç.
Velâyetin, evliyalık müessesesinin 7 makamı vardır. Âmenû olmak, ilk 7 basamağın sonunu, Amilüssalihat, ikinci 7 basamağın sonunu, 14. basamakta, nefs tezkiyesini, Allah’a ulaşıp da Hakk’ı tavsiye etmek üçüncü 7 basamağın sonunu (21. basamağı) ifade etmektedir. Sabrı tavsiye etmek velâyet makamları olarak geçmektedir. Dördüncü 7 basamağın sonunu ifade eder.
4.1- YİRMİ İKİNCİ BASAMAK
FENÂ MAKAMI
Birinci makam fenâfillahtır.
Fenâ; ifna olmak, yok olmak
Fî; içinde
Fillah; Allah’ın içinde
Ruh, Allah’ın Zat’ında yok olur. Nefsin kalbinde %51 nur birikmiştir.
78/NEBE 39: Zâlikel yevmul hakku, fe men şâettehaze ilâ rabbihî meâbâ(meâben).
İşte o gün (mürşidin eli Hakk'a ulaşmak üzere öpüldüğü ve ona tâbî olunduğu gün), Hakk günüdür. Dileyen (Allah'a ulaşmayı dileyen) kişi, kendisine Rabbine ulaştıran (yolu, Sıratı Mustakîm'i) yol ittihaz eder. (Allah'a ulaşan kişiye Allah) meab (sığınak, melce) olur.
Ruh kendisine sığınak olan Allah’a ulaşmış ve sığınmıştır.
4.2- YİRMİ ÜÇÜNCÜ BASAMAK
BEKA MAKAMI
Nefsin kalbindeki nurlar artan zikre paralel olarak %10 artar %61’e ulaşır. Allahû Tealâ o ruha İndi İlâhi’de bir taht verir. Ve Allah’ın katında bir taht alan kişi Allah ile baki olan bir evliyadır.
6/EN'ÂM 127: Lehum dârus selâmi inde rabbihim ve huve veliyyuhum bimâ kânû ya’melûn(ya’melûne).
Rab’lerinin katında onlar için selâm yurdu (teslim yurdu) vardır. Yapmış olduklarından dolayı, O (Allah), onların dostudur.
4.3- YİRMİ DÖRDÜNCÜ BASAMAK
ZÜHD MAKAMI
Zikrini artırmaya devam eden kişinin zikri günün yarısını aşınca kalbin nurlanması %71’e ulaşır. Burası zühd makamıdır. Kişi Allah’a karşı olan zühdünü, zahid olduğunu ispat etmiştir. Artık dünyaya dönük değil, Allah’a dönüktür. Çünkü hergün 24 saatin 12’sinden daha fazlasını zikirle geçirmektedir. Bu pozitif zühddür.
12/YÛSUF 20: Ve şerevhu bi semenin bahsin derâhime ma’dûdetin, ve kânû fîhi minez zâhidîn(zâhidîne).
Ve onu (Yusuf’u), az bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Çünkü; ona karşı zahidlerden idiler.
4.4 YİRMİ BEŞİNCİ BASAMAK
MUHSİNLER MAKAMI
Nefsin kalbindeki nurlar, %81’e ulaşır. Kişinin fizik vücudu Allah’a mutlaka teslim olur. Daha nefsin kalbinde %19 karanlıklar vardır. Bu karanlıklar Allah’ın emirlerine karşı gelir, yasak ettiği fiilleri işlemek isterler ama fizik vücut bunlara hiç aldırmaz.Ve akıl, artık fizik vücudu Allah’ın bütün emirlerini yapacak yasak ettiği hiçbir fiili işletmeyecek şekilde yönetir. Allah’ın standartlarını tamamen kavramış durumdadır.
4/NİSÂ 125: Ve men ahsenu dînen mimmen esleme vechehu lillâhi ve huve muhsinun vettebea millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen). Vettehazallâhu ibrâhîme halîlâ(halîlen).
Ve hanif olarak Hz. İbrâhîm’in dînine tâbî olmuş ve vechini (fizik vücudunu) Allah’a teslim ederek muhsin olan kimseden, dînen daha ahsen kim vardır. Ve Allah, Hz. İbrâhîm’i dost edindi.
Bütün sahâbe fizik vücutlarını Allah’a teslim etmişlerdir:
3/ÂLİ İMRÂN 20: Fe in hâccûke fe kul eslemtu vechiye lillâhi ve menittebeani, ve kul lillezîne ûtûl kitâbe vel ummiyyîne e eslemtum, fe in eslemû fe kadihtedev, ve in tevellev fe innemâ aleykel belâgu, vallâhu basîrun bil ibâd(ibâdi).
Bundan sonra eğer seninle tartışırlarsa o zaman onlara de ki: “Ben ve bana tâbi olanlar vechimizi (fizik vücudumuzu) Allah'a teslim ettik.” O kitab verilenlere ve ümmîlere: “Siz de vechinizi (fizik vücudunuzu) (Allah'a) teslim ettiniz mi?” de. Eğer teslim ettilerse, o taktirde, hidayete ermişlerdir. Ve eğer yüz çevirirlerse, o zaman sana düşen sadece tebliğdir. Ve Allah, kullarını en iyi görendir.