4. 5. 6. ve 7. SIRATI MUSTAKÎM
4. SIRATI MUSTAKÎM
Fizik vücudu Allah’a teslim etmek 4. Sıratı Mustakîm’dir. Allahû Tealâ Yâsîn Suresinin 60 ve 61. âyet-i kerimelerinde buyuruyor ki:
36/YÂSÎN-60: E lem a’had ileykum yâ benî âdeme en lâ ta’budûş şeytân(şeytâne), innehu lekum aduvvun mubîn(mubinun).
Ey Âdemoğulları! Ben, sizlerden şeytana kul olmayacağınıza dair ahd almadım mı? Muhakkak ki o (şeytan), size apaçık bir düşmandır.
36/YÂSÎN-61: Ve eni’budûnî, hâzâ sırâtun mustekîm(mustekîmun).
Ve Ben, sizden Bana kul olmanıza (dair ahd almadım mı?) Bu da Sıratı Mustakîm (üzerinde bulunmak)tır.
Allahû Tealâ fizik vücutlarımızdan ahd alıyor. Bu, fizik vücudumuzun teslimiyle, fizik vücudumuzun alâkalı bir âyettir. Yâsîn-61’deki “Allah’a kul olun.” ifadesini önceki âyetle birleştirdiğimiz zaman, Allahû Tealâ’nın fizik vücutlarımızdan aldığı ahdi kastettiği anlaşılıyor. Allahû Tealâ: “Ve bu da Sıratı Mustakîm’dir.” buyurmaktadır.
29/ANKEBÛT-69: Vellezîne câhedû fînâ le nehdiyennehum subulenâ ve innallâhe le meal muhsinîn(muhsinîne).
Ve Bizim uğrumuzda (nefsleri ile ve Allah’ın düşmanları ile) cihad edenleri, mutlaka Bizim yollarımıza (Sıratı Mustakîmler’e) hidayet ederiz (ulaştırırız). Ve muhakkak ki Allah, mutlaka muhsinlerle beraberdir.
5. SIRATI MUSTAKÎM
Fizik vücudun tesliminden sonra nefsin Allah’a teslimi söz konusudur. Nefsin teslimi, 5. Sıratı Mustakîm’i ifade eder.
6/EN'ÂM-161: Kul innenî hedânî rabbî ilâ sırâtın mustekîm(mustekîmin) dînen kıyamen millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen), ve mâ kâne minel muşrikîn(muşrikîne).
“Muhakkak ki; Rabbim, beni hanif olarak Sıratı Mustakîm'e, kıyâmete kadar ayakta kalacak olan Hz. İbrâhîm'in milletinin dînine hidayet etti.” de. Ve o, müşriklerden olmadı.
6. SIRATI MUSTAKÎM
6. safha Sıratı Mustakîm, muhlis olmaktır.
6/EN'ÂM-153: Ve enne hâzâ sırâtî mustekîmen fettebiûh(fettebiûhu), ve lâ tettebiûs subule fe teferreka bikum an sebîlih(sebîlihi), zâlikum vassâkum bihî leallekum tettekûn(tettekûne).
Ve muhakkak ki; bu, Benim mustakîm olan yolumdur. Öyleyse ona tâbî olun. Ve (başka) yollara tâbî olmayın ki; o taktirde sizi, onun yolundan ayırır. İşte böyle size onunla vasiyet etti(emretti). Umulur ki böylece siz takva sahibi olursunuz
15/HİCR-40: İllâ ıbâdeke minhumul muhlasîn(muhlasîne).
Ancak onlardan muhlis olan kulların müstesna.
15/HİCR-41: Kâle hâzâ sırâtun aleyye mustekîm(mustekîmun).
Allahû Tealâ şöyle buyurdu: “İşte bu, Bana yönlendirilmiş (Bana ulaştıran) yoldur.”
7. SIRATI MUSTAKÎM
Allahû Tealâ, Nisâ-68 ve Sâffât-118’de buyuruyor ki:
4/NİSÂ-68: Ve le hedeynâhum sırâten mustekîmâ(mustekîmen).
Ve onları mutlaka Sıratı Mustakîm'e (Allah'a ulaştıran yola) iletirdik.
37/SÂFFÂT-118: Ve hedeynâ humes sırâtal mustekîm(mustekîme).
Ve ikisini (de) Sıratı Mustakîm'e hidayet ettik (ulaştırdık).
Yani sonuna kadar götüren, iradeyi de Allah’a teslim eden bir Sıratı Mustakîm söz konusudur. Allahû Tealâ, Fetih Suresi 2. âyet-i kerimede buyuruyor ki: :
48/FETİH-2: Li yagfire lekallâhu mâ tekaddeme min zenbike ve mâ teahhare ve yutimme ni’metehu aleyke ve yehdiyeke sırâtan mustekîmâ(mustekîmen).
Allah, senin geçmiş ve gelecek günahlarını mağfiret etsin ve sana ni'metini tamamlasın ve seni Sıratı Mustakîm'e ulaştırsın diye.
“Üzerindeki ni’metini tamamlayan Sıratı Mustakîm.” İfadesi kullanılmaktadır. Bu, Sıratı Mustakîm’lerin sonuncusudur. Ve bir Peygamber’e, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e söyleniyor. Burada bütün ni’metlerin tamamlandığı yerdeki son Sıratı Mustakîm söz konusudur; iradenin Allah’a teslim edildiği son Sıratı Mustakîm.
Allahû Tealâ ile olan ilişkilerde kişi Allah’a ulaşmayı dilediği anda 3. basamakta 1. Sıratı Mustakîm üzerindedir. 1. Sıratı Mustakîm imajineldir. 2. Sıratı Mustakîm, Tarîki Mustakîm’in 1. ayağıdır. Yatay Sıratı Mustakîm’dir. O dergâhtan ruhumuz ana dergâha ulaştığı zaman, ana dergâhta erkekse erkekler safında, hanımsa hanımlar safında yer alır. Bu 6. kata kadar çıkabilecek olan gruptur. Ve bu noktadan itibaren dikey yolculuk başlayacaktır. Ve ruh, 1. gök katına, 2., 3., 4., 5., 6. ve 7. gök katına çıkacaktır. Bu aslında 7 safha Sıratı Mustakîm açısından bakıldığında 3. Sıratı Mustakîm’dir. Tarîki Mustakîmin muhtevasında 1 yatay ve 1 dikey yoldan sonra 2. yatay yol gelir ve 7. kattan 7 âlem boyunca Sidretül Münteha’ya kadar devam eder. 1., 2., 3., 4., 5., 6. ve 7. âlem geçilir. En son Sıratı Mustakîm’e ulaşılır. Buraya kadar olan kesim Tarîki Mustakîm’in üçüncü ayağıdır, 3. Tarîki Mustakîm’dir. Ve Sidretül Münteha’dan Allah’a ulaştıran bir 4. dikey Tarîki Mustakîm, Tarîki Mustakîm’i tamamlar. Toplam 2 yatay ve 2 dikey yoldan oluşan bu 4 tane yol, Tarîki Mustakîm adını alır ve 7 tane gök katını muhtevasına alır.
23/MU'MİNÛN-17: Ve lekad halaknâ fevkakum seb'a tarâika ve mâ kunnâ anil halkı gâfilîn(gâfilîne).
Ve andolsun ki Biz, sizin üzerinizde 7 yol yarattık ve Biz, yaratmaktan gâfil değiliz.
“Andolsun ki üzerinize 7 tane tarîk yarattık.” diyor Allahû Tealâ.
4. tarîkten Allah’a ulaştıran kesim, bu Tarîki Mustakîm’in sonudur. Allah’a ulaştırır. Ama Allah’a ulaştırınca Sıratı Mustakîm’ler bitmez. Fizik vücudun teslimini sağlayan Sıratı Mustakîm vardır. Yeni bir Sıratı Mustakîm’dir ve gene imajinel bir Sıratı Mustakîm’dir, ulaştırıcı özelliği yoktur. Kişi, fizik vücudunu teslim eder.
Daha sonra daimî zikre ulaşacağı yeni bir devrede, nefsini Allah’a teslim eder: 5. Sıratı Mustakîm’dir. Sonra o kişi muhlis olur. Tövbe-i Nasuh’unu gerçekleştirir: 6. Sıratı Mustakîm. Ve nihayet iradesini teslim eder; 7. Sıratı Mustakîm.
Herbiri ayrı bir Sıratı Mustakîm’i simgeler. Ama bunlardan gerçek anlamda yolculuğu ifade eden, insan ruhunun bütün yolculuklarını ihata eden, Tarîki Mustakîm’dir. İşte görülüyor ki; bu muhtevada Sıratı Mustakîm, insanları Allah’a ulaştıran yolun adıdır. Bu yol, Kur’ân-ı Kerim’de 7 tane safhanın herbirisi, bir Sıratı Mustakîm ile ifade buyrulmuştur. Bunlardan sadece 2 yatay ve 2 dikey yoldan oluşan, ruhu Allah’a ulaştıran yol, gerçek bir yoldur. Bir manevî yoldur. Bu yol, ruhu, Allah’a ulaştırır. Sıratı Mustakîm, insan hayatının en önemli faktörlerinden birisidir.
