30 Mart 2019 Cumartesi

YEMİNİMİZ VE AHDİMİZ ÜZERİMİZE 3 DEFA FARZDIR

YEMİNİMİZ VE AHDİMİZ ÜZERİMİZE 3 DEFA FARZDIR

Görüyorsunuz ki Kur'an-ı Kerim, üç tane yeminimizi açık şekilde koymuş ortaya. Bu üç tane yeminin üzerimize farz kılındığını da söylemiştik. Neden farz kılıyor? Çünkü Allah ne emretmişse, nefsimiz mutlaka başlangıçta ona karşı çıkar. Allah neyi yasak etmişse, nefsimiz mutlaka yasak edilen fiilleri işlemek ister. İşte Allahû Tealâ bu büyük gerçeği bildiği cihetle, nefsimizin karşı çıkacaği kesin olduğu için, Allah'ın bizden aldığı yeminleri üzerimize farz kılması söz konusu oluyor. Böylece bir farzlar serisi var. İşte Mâide Suresinin 7. âyet-i kerimesi, Allahû Tealâ üç yeminimizi birden üzerimize farz kılıyor:

5/MÂİDE-7: Vezkurû ni’metellâhi aleykum ve mîsâkahullezî vâsekakum bihî iz kultum semi’nâ ve ata’nâ vettekûllâh(vettekûllâhe) innallâhe alîmun bizâtis sudûr(sudûri).
Allah’ın, sizin üzerinizdeki nimetini ve: “İşittik ve itaat ettik” dediğiniz zaman, onunla sizi bağladığı misâkınızı hatırlayın. Allah’a karşı takvâ sahibi olun, Muhakkak ki O, göğüslerde (sinelerde) olanı en iyi bilir.


Allah'ın üzerinizdeki ni'metini, Allah'a verdiğiniz yeminlerinizi ve Allah'ın sizi (bu yeminlerle) bağladığını (yeminlerinizi üzerinize farz kıldığını) hatırlayın. O zaman işittik ve itaat ettik demiştiniz. Allah sinelerde olanı bilir.

İşte En'âm Suresi 152. âyet-i kerimesi, Allah 3 yeminimizi de üzerimize farz kılıyor.

6/EN'ÂM-152: Ve lâ takrabû mâlel yetîmi illâ billetî hiye ahsenu hattâ yebluga eşuddehu, ve evfûl keyle vel mîzâne bil kıst(kıstı), lâ nukellifu nefsen illâ vus’ahâ ve izâ kultum fa’dilû ve lev kâne zâ kurbâ, ve bi ahdillâhi evfû, zâlikum vassâkum bihî leallekum tezekkerûn(tezekkerûne).
Yetimin malına, o en kuvvetli çağına gelinceye kadar, en güzel şekliyle olmadıkça yaklaşmayın. Ölçü ve tartıyı adaletle yerine getirin. Kimseyi gücünün dışında (bir şey ile) sorumlu tutmayız. Söylediğiniz zaman, yakınınız olsa bile, artık adaletle söyleyin. Allah’ın ahdini yerine getirin (ifa edin). Böylece tezekkür edersiniz diye, (Allah) işte böyle, size onunla vasiyet (emir) etti.


"ve bi ahdillâhi evfû: Allah ile olan ahdlerinizi ifa edin, yerine getirin"  buyuruyor Allahû Tealâ. 

Bununla yetinmiş mi Allahû Tealâ? Hayır. Maide Suresinin 105. âyet-i kerimesinde nefsimizin tezkiyesini bir defa daha farz kılıyor üzerimize, şöyle buyuruyor:

5/MÂİDE-105: Yâ eyyuhâllezîne âmenû aleykum enfusekum, lâ yadurrukum men dalle izâhtedeytum, ilâllâhi merciukum cemîân fe yunebbiukum bimâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).
Ey âmenû olanlar! Nefsleriniz, üzerinizedir (nefsinizin sorumluluğu üzerinize borçtur). Siz hidayette iseniz, dalâletteki bir kimse size bir zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah'adır. O zaman yapmış olduğunuz şeyleri size haber verecek.


"yâ eyyuhellezîne âmenû aleykum enfusekum: Ey âmenû olanlar, nefslerinizi tezkiye etmek üzerinize borçtur."

Fizik vücudumuzun Allah'a kul olması Bakara 21'le bir defa daha üzerimize farz kılınıyor:

2/BAKARA-21: Yâ eyyuhen nâsu’budû rabbekumullezî halakakum vellezîne min kablikum leallekum tettekûn(tettekûne).
Ey insanlar! Rabbinize kul olun ki O, sizi ve sizden öncekileri yarattı. Umulur ki böylece siz, takva sahibi olursunuz.


Allah'a kul olmamız, bir defa daha üzerimize farz kılınmış. Demek ki iki tane yeminimiz, üçer defa farz kılınmış oluyor. Üç yeminimiz birden iki defa üzerimize farz kılındığına göre, bu ilavelerle beraber nefsimizin tezkiyesi ve fizik vücudumuzun Allah'a kul olması üç defa üzerimize farz kılınmış. Artık bu farzlardan hiç bahsedilmiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.