27 Eylül 2017 Çarşamba

SIRATI MUSTAKÎM

SIRATI MUSTAKÎM

Sırat; “yol” demektir. Mustakîm; “istikamet üzere olan” demektir. Allahû Tealâ Hicr Suresinin 41. âyet-i kerimesinde Sıratı Mustakîm’in “Kendisine istikametlenmiş yol” olduğunu söylemektedir.

15/HİCR-41: Kâle hâzâ sırâtun aleyye mustekîm(mustekîmun).
Allah’û Tealâ şöyle buyurdu: “İşte bu, Bana yönlendirilmiş (Bana ulaştıran) yoldur.”

Fâtiha Suresinde biz insanlar, Allahû Tealâ’ya O’nun kulları olarak sesleniyoruz:

1/FÂTİHA-1: Bismillâhir rahmânir rahîm.
Rahmân ve rahîm olan Allah'ın ismi ile.

1/FÂTİHA-2: El hamdu lillâhi rabbil âlemîn (âlemîne).
Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'adır.

1/FÂTİHA-3: Er rahmânir rahîm(rahîmi).
Rahmân'dır, Rahîm'dir.

1/FÂTİHA-4: Mâliki yevmid dîn(dîne).
Dîn gününün mâlikidir.

1/FÂTİHA-5: İyyâke na’budu ve iyyâke nestaîn(nestaînu).
(Allah'ım!) Yalnız Sana kul oluruz ve yalnız Senden İSTİANE (mürşidimizi) isteriz.

1/FÂTİHA-6: İhdinas sırâtel mustakîm(mustakîme).
(Bu istiane'n ile) bizi, SIRATI MUSTAKÎM'e hidayet et (ulaştır).

1/FÂTİHA-7: Sırâtallezîne en’amte aleyhim gayril magdûbi aleyhim ve lâd dâllîn(dâllîne).
O yol (SIRATI MUSTAKÎM) ki; üzerlerine nimet verdiklerinin yoludur. Üzerlerine gadap duyulmuşların ve dalâlette kalmışların (Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerin) yolu değil.

Allahû Tealâ, Sıratı Mustakîm’i Fâtiha Suresinde: “Başlarının üzerine ni’met verilmiş olanların yolu.” diyerek açıklamaktadır. Bir insan Allah’a ulaşmayı dilediğinde Allahû Tealâ derhal onun üzerinde tecelli eder. Bu tecelli, o kişiye Allahû Tealâ’nın furkanlar vermesini sağlar.  Kişi, Allah’a ulaşmayı dilediği anda evvelâ cehennemden, dalâletten, Allah’ın âyetlerinden gâfil olmaktan, şirkten, küfürden kurtulduğu gibi, Sıratı Mustakîm’e ulaşmak üzere ni’met almak için hazır olacaktır.
Allah’a ulaşmayı dilediği an, kişi ilk Sıratı Mustakîm’in üzerindedir. Bu, başlangıç Sıratı Mustakîmi’dir. İnsanların ruhlarını bir yerden bir yere ulaştırmaz. Sıratı Mustakîm’in temel gayesi, ruhları dünya adı verilen bu gezegenden alıp, Allah’ın Zat’ına ulaştırıp, Allah’ın Zat’ında ifnâ olmasını sağlamaktır. Sıratı Mustakîm bu hedefe yönelik bir bütündür ama Sıratı Mustakîm’in Kur’ân-ı Kerim’de 7 tane muhtevada kullanıldığını görüyoruz. Allah’a ulaşmayı dilediğimiz, mürşidimize ulaşıp tâbî olduğumuz zaman, ruhumuzu Allah’a ulaştıran yol Sıratı Mustakîm’dir. Sonra fizik vücudumuzu, nefsimizi ve irademizi Allah’a teslim etmemizi sağlayan ayrı ayrı Sıratı Mustakîm’ler söz konusudur.
Allah’a kul olmanın başlangıcı, Allah’a ulaşmayı dilemektir. Sonra Allahû Tealâ, Allah’tan istiane istememizi emretmektedir:

2/BAKARA-45: Vesteînû bis sabri ves salât(sâlâti), ve innehâ le kebîretun illâ alel hâşiîn(hâşiîne).
(Allah'tan) sabırla ve namazla istiane (özel yardım) isteyin. Ve muhakkak ki o (hacet namazı ile Allah'a ulaştıracak mürşidini sormak), huşû sahibi olanlardan başkasına elbette ağır gelir.

2/BAKARA-46: Ellezîne yezunnûne ennehum mulâkû rabbihim ve ennehum ileyhi râciûn(râciûne).
Onlar (o huşû sahipleri) ki, Rab’lerine (dünya hayatında) muhakkak mülâki olacaklarına ve (sonunda ölümle) O’na döneceklerine yakîn derecesinde inanırlar.

Bakara-46’da ifade edilen insanlar, Sıratı Mustakîm yoluyla ruhları Allah’a ulaştırılacak olanlardır. Kişi Allahû Tealâ’dan istianeyi yani mürşidini isteyecektir. Kişinin kalbinde %2 rahmet nuru biriktiği zaman, bu kişi huşûya ulaşacak, hacet namazını kılıp Allah’tan mürşidini soracak ve Allah onu mutlaka mürşidine ulaştıracaktır. Gerçek Sıratı Mustakîm bu noktadan itibaren başlar. Sıratı Mustakîm 4 ayaktan oluşur.
Birincisi ilk yatay Sıratı Mustakîm’dir. Kişi hangi mürşide tâbî olmuşsa o mürşidin dergâhından ana dergâha, devrin imamının dergâhına, Allah’ın bir manevî yolu vardır. Bu yol Sıratı Mustakîm’in 1. kesimidir. İlk yatay Sıratı Mustakîm, o dergâhla devrin imamının dergâhı arasındadır.
Devrin imamının dergâhından itibaren 7 tane gök katını aşan yeni bir Sıratı Mustakîm başlar. Bu Sıratı Mustakîm’in 2. ayağıdır ve Kur’ân-ı Kerim’de “Tarîki Mustakîm” olarak geçmektedir. Tarîki Mustakîm Allah’ın katına kadar 7 tane katı aşarak, 7. gök katına kadar ulaşır.

Allahû Tealâ buyuruyor ki:

23/MU’MİNÛN-17: Ve lekad halaknâ fevkakum seb’a tarâika ve mâ kunnâ anil halkı gâfilîn(gâfilîne).
Ve andolsun ki Biz, sizin üzerinizde 7 yol yarattık ve Biz, yaratmaktan gâfil değiliz.
Ve lekad: Andolsun ki
halaknâ: halk ettik, yarattık
fevkakum: üzerinize
seb’a tarâika: 7 tane yol.”

“Andolsun ki üzerinize 7 tane yol yarattık.”

1. gök katında secde yapılır.
2. gök katına çıkış ve 2 tane salondan birine giriş söz konusudur. Ruh, 6. kata kadar çıkanların içinde olabilir. O zaman soldaki dergâha, suvarılma havuzlarının bulunduğu kısma girer. Orada suvarılma havuzlarında bir süre kişi suvarılır. Diğerleri 3. kata çıkarlar. Ama 2. kata kadar çıkabilenler, bir süre suvarılma havuzlarında suvarılacaklardır. Oradan çıkmaları söz konusu değildir. Onlarla beraber 6. kata kadar çıkacak olanlar, onlardan ayrılıp 3., 4., 5., 6., ve 7. gök katına çıkacaklardır. 6. kata kadar çıkabilenler, bu suvarılma havuzları tarafında konuşlananlardır (mevzilenenlerdir) 7. gök katına çıkanlar ise aynı 2. gök katında sağ taraftaki ayrı bir salonda secdeye gelirler.
3. gök katında; 2 katlı bir mescidde secde edilir. Adına “Köşk Mescid” denir.
4. gök katında; Beyt-ül Makdes’in aslında secde edilir.
5. gök katında; Beyt-ül Haram’ın aslında secde edilir.
6. gök katında; Allah’ın boyasıyla boyanma, “Sıbgatullah” olma mahallinde bulunmaktır. İşte 6. kata kadar çıkanlar buraya kadar çıkabilirler.
7. kata kadar çıkabilenler ise burayı, 6. kata kadar çıkabilenler çıkmadan evvel aşmışlardır, 7. kata ulaşmışlardır. Onlar 7. katta 7 tane âlem geçecekler ve Sidretül Münteha’ya ulaşacaklardır. Bu 7 tane âlemi geçen yatay yol, 3. Sıratı Mustakîm’dir.
Zemin kattan 7. gök katına kadar ulaşan dikey Sıratı Mustakîm, söylediğimiz olayları yaşayan ruhların çıktığı bu yol, 2. Sıratı Mustakîm’dir. Kur’ân-ı Kerîm’deki adı “Tarîki Mustakîm”dir. Allahû Tealâ bu Tarîki Mustakîm’den bahsediyor:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.